Tursab Karadeniz Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Suat Gürkök: "Trabzon'da bütün oteller turizm sezonunun açılmasıyla birlikte doluluk oranı yüzde 100'e ulaştı"
Türkiye Seyehat Acenteları Birliği (TURSAB) Karadeniz Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Suat Gürkök, turizm bakımından Karadeniz Bölgesi'nin ilk tercih edilen yerler arasında yer aldığını özellikle son yıllarda Arap turistlerin bölgeye gelmesini olumlu bir gelişme olarak gördüklerini söyledi.
FİFA U 20 Dünya Futbol Şampiyonası'nın oynanacağı şehirler arasında Trabzon'un da yer almasının bölgenin tanıtımı açısından son derece önemli olduğunu kaydeden Gürkök, bu fırsatın çok iyi değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Gürkök, Trabzon'da otellerde doluluk oranının yüzde 100'lere ulaştığına dikkat çekerek "U-20 Dünya Futbol Şampiyonası ve turizm sezonunun açılmasıyla birlikte Trabzon'da otellerde doluluk oranı yüzde 100'e ulaştı. Dünya Futbol Şampiyonası, bölgemize ekonomik katkısının yanı sıra tanıtımına da büyük faydası olacaktır.
Çünkü dünyanın her tarafından gelen futbol takımları dolayısıyla onların izlemeye gelen yöneticiler, menajerler ve taraftarlar burada olacak. Bu durumun bölgemizi tanıtımı açısından büyük katkısı sağlayacağını dolayısıyla ileri ki yıllarda da bunun olumlu dönüşleri olacağını düşünüyoruz" dedi.
Arap turistlerin son yıllarda bölgeyi tercih etmelerinin turizm açısından canlılık getirdiğini kaydeden Gürkök, "Son yıllarda bölgemizde Arap turizmi bakımından büyük artış, büyük potansiyel var. Gittikçe daha da artarak bölgemizi tercih ediyorlar. Hakikaten Karadeniz Bölgesi, Arap turizmine hizmet verecek bir çok turizm alt yapısına sahip. Yeşiliyle doğasıyla, güzelliği ile Körfez ülkelerinin tercih ettiği bir şehir Trabzon, Karadeniz Bölgesi. Genellikle İstanbul, Bursa ve Trabzon'u tercih ediyorlar.
Trabzon'da da gün geçtikçe potansiyel artmaktadır. Trabzon'a Suudi Arabistan'dan direkt uçak seferlerinin başlamasıyla bu sayının daha da artacağını düşünüyoruz. Buna göre hazırlıklarımızı yapıyoruz. Sadece bu yıl değil gelecek yılda da körfez ülkelerinden gelecek olan turist sayısının artacağını düşünerek o yönde çalışmalarımızı sürüyoruz. Uçak seferlerinde talebe göre bir artış bekliyoruz. Dolayısıyla talep arttıkça uçak seferlerinin de artacağını, ileride tarifeli seferlerin başlayacağını düşünüyoruz" diye konuştu.
"AYASOFYA MÜZESİ'NİN CAMİYE ÇEVRİLMESİ TURİZMİ YÜZDE 100 OLUMSUZ ETKİLER"
Son günlerde Ayasofya Müzesi'nin camiye çevrilip ibadete açılmasının gündemde olduğunu belirten Gürkök, bu durumun turizmi olumsuz yönde etkileyeceğini ve Ayasofya'nın mutlaka müze olarak hizmet vermesi gerektiğini söyledi. Müzenin camiye çevrilmesinin turizmi yüzde yüz olumsuz etkileyeceğini kaydeden Gürkök, şunları söyledi:
"Ayasofya Müzesi'nin camiye çevrilmesi, turizmi yüzde yüz olumsuz etkiler. Biz zaten bunun böyle olmayacağını, burasının bir turizm değeri olduğunu Ayasofya ve Sümela'nın Trabzon'un bir markası olduğunu, kültür turizmi için gelenlerin tercih ettiği yerler olduğunu söylemiştik. Dolayısıyla böyle bir yeri kaybetmek bize büyük kayıp vereceğini düşünüyoruz. Biz Ayasofya, Sümela'nın yanında atıl kalmış diğer tarihi kültürel değerlerimizi turizme katmak için çaba sarfediyoruz.
Daha çok turist gelsin, kültür açısından daha çok gezilecek yerler olsun dolayısıyla konaklamanın da iki geceye üç geceye çıkarmak için çaba sarfediyoruz. Ancak dünya markası olan turizimde Trabzon'un değeri olan 2 tane, Ayasofya ve Sümela gibi yerlerin artışını beklerken daha fazla kültürel değerler katmak yerine Ayasofya'nın hemen hemen kaybedilmesi bize eksi puan kazandıracaktır. Bunun şimdi ne zamanı, ne de yeri. Çünkü turizm sezonuna giriyoruz, böyle bir düşüncenin böyle bir zamanda sarfedilmesi bizi olumsuz yönde etkilemektedir."
Kruvazör turizmi ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Gürkök, "Kruvazör turizmi ile bölgeye gelen turist sayısı her yıl artmaktadır. Gelen turistlere hazırladığımız programların çoğu kültür turizmine yönelik Ayasofya, Sümela, Ortahisar, Atatürk Köşkü turlarıdır. Biz programlarımızı 1 yıl öncesinden Ayasofya ve Sümela ağırlıklı olarak yapıyoruz. Eğer herhangi bir olumsuzluk olursa ki bunu düşünmüyoruz, zannetmiyorum, herhalde bu turizmi olumsuz etkileyecektir. İptallerde söz konusu olabilir. Biz bunları kaybetmek istetmiyoruz. Hassas bir dönemden geçiyoruz, Ayasofya'nın camiye dönüştürülmesinin gündemden çıkarılması için gerekli başvuruları yaptık. Neticede şu an bir turizm sezonunda bunun daha anılmaması lazım gelen haberlerde bunun böyle olmadığını Ayasofya'nın yine müze olarak devam edeceğini proğramımızın içinde yer aldığını söylüyoruz. Ayasofya'yı hiç bir zaman programlarımızdan şu ana kadar çıkarmadık.
Ancak bundan sonra ne olabilir, eğer bir olumsuzluk olursa turizmi olumsuz yönde etkiler diye düşünüyorum. Böyle Ayasofya gibi bir kültürel değerinin, dünya insanlarının ziyaret ettiği bir yerin müze olarak kalması Trabzon'a ekonomik, turizm açısından hemde tanıtım açısından büyük değer katacaktır. Dolayısıyla şu sıralarda bunun gündemden çıkarılmasını faydalı olacağını düşünüyorum. Eğer Trabzon'da turizm olmasını istiyorsak Ayasofya, Sümela gibi kültür varlıklarımızı korumamız lazım" dedi.